gönderen kerem » 26 Haz 2013 12:50
Arkadaşlar bazı meslektaşlarımın düşük ücretlerle çalıştığını duydum. Allah'ın inşaat işçisi yevmiyeyi doğrultunca dekorasyon firması kurmuş. İç mimarları da almış düşük bir maaşla çalıştırıyor. Bu türden yerlere itibar etmeyelim. Maaş işini ve sigorta işini baştan konuşun ve anlaşın. İşe girdiğiniz gün sigortanızı yatırtın. Bazı yerler ilk bir ay sizi deneyelim derler. Bunlara fırsat vermeyin. Böyle yerler sizi sigortasız ve maaşsız bir ay çalıştırır. Sonrasında verim alamadım der sizi işten çıkartır. Böylece bedava ve kalifiye bir iş gücünden faydalanmış olur. Böyle yerlere garson veya tezgahtar olmadığınızı söyleyin. Kalifiye personel olduğunuzu ve zor bir eğitim sürecinden geçtiğinizi hatırlatınız.
İnsanoğlu eski çağlardan beri eşeklerin güçlerinden nasıl faydalandıysa o hayvanları nasıl "bir balya saman karşılığı" soluksuz çalıştırdıysa. Bu türden insanlar da (affınıza sığınarak söylüyorum) sizin etinizden sütünüzden balınızdan, mümkün olsa, bir balya saman karşılığı, iliklerinize kadar yararlanmak isteyecektir. Hatta bir bayan iç mimar arkadaşımdan duyduklarımı aynen aktarıyorum;
Bayan iç mimar arkadaş ve patronu hem yapı fuarını gezmek hemde İstanbul'da yapılacak bir proje hakkında müşterileri ile görüşmek maksadıyla İstanbul'a gitmişler. Akşam olmuş, müşteriler ile yemekler yenmiş sohbet uzamış. Sohbet uzayınca alınan uçak biletleri de yanıyor. Ne de olsa müşteri veli niğmet, iş büyük iş. Cumartesiyi pazara bağlayan gece 01:30 sularında, görüştükleri müşterilere veda ettikten sonra taksiyle otelin yolunu tutuyorlar. Bayan iç mimar arkadaş otel lobisinde otururken patronu da resepsiyonda otel kayıt işlemlerini yaptırıyormuş. İç mimar arkadaşın yanına gelerek otelde hiç yer kalmadığını ancak iki ayrı yataklı iki kişilik oda olduğunu en azından bu gece idare edip edemeyeceklerini sormuş. iç mimar arkadaş da resepsiyon görevlisine "hiç mi başka şansımız yok" diye sormuş. Otel görevlisi de hamınefendi bu aralar baya bi yoğunluk var cevabını veriyor. Bizim bayan arkadaş ta nasılsa 5 saat sonra sabah olacak, yarın da pazar nasılsa dinleniriz, gecenin bi vakti otel arayıp durmayalım, sabaha kadar da odada televizyon izleriz, vakit geçiririz yarın sabah olur olmaz uçakla Ankara'ya döneriz, evimde dinlenirim, düşüncesiyle kabul ediyor. Daha sonra odaya yerleşiyorlar.
Bu bahsettiğim arkadaş dünya ahiret kardeşim olsun, (şu anda kendisi evlidir) güzel bir arkadaş, yaklaşık 1.70-1.80 aralığında, renkli gözlü bir arkadaş, aşağı yukarı bir tahminde bulunmuşsunuzdur.
Patron bi süre viskisini yudumlamış. Bir saat kadar muhabbetten sonra patron bayan iç mimar arkadaşa sence ben yakışıklı bir erkek miyim? Dışardan bir bayan gözüyle nasıl görünüyorum şeklinde sorular sormaya başlıyor. Daha sonra tacizde bulunarak öpmeye yelteniyor. Bir anlık refleksle bayan iç mimar arkadaş kendini dışarı atıyor. Patron arka arkaya özür dilemiş. Arkadaş çantasını aldığıyla resepsiyona inerek İstanbul'da çalışan ve çok samimi olduğu arkadaşını aramış o geceyi arkadaşında geçirmiş. Bu olayı o arkadaşına anlatınca arkadaşı hemen polise haber vermek istiyor. Kimsenin yaptığı yanına kar kalmaz diyor. Tabi bu arkadaş olayın olduğu sırada nişanlı, nişanlısının da olayları duymasından çekinmiş. Eğer nişanlım duyarsa mahvolurum bütün hayatım kabusa döner şeklinde söylemlerde bulunmuş.
Bu olaylardan sonra arkadaş kimseye bir şikayette bulunamıyor. Çünkü olay adli makamlara intikal ettiğinde kızın adı çıkacak patron da kız da bunu çok iyi biliyor. Bu yüzden bu olay kendiliğinden kapanıp gidiyor.
İş dünyasında buna benzer ne olaylar yaşanmıştır. Nice meslektaşlar tacize uğramış sesini çıkartamamıştır.
Bu zihniyetteki işverenler elemanına, (yine affınıza sığınarak söylüyorum) etinden sütünden saçından tüyünden ve hatta kadınlığından cinsel anlamda yararlanmak, elemanını iliklerine kadar sömürmek arzusuyla yaklaşırlar.
Bu nedenle hangi şartta olursa olsun, gerekirse bir yıl işsiz gezin ama kendinizi üç kuruşluk haysiyetsiz patronlara ezdirmeyin. Bir iç mimara yakışır maaşlarla çıkın patronun karşısına. Zaten iç mimara hakkını vermeyen bir firmada, bu sömürü zihniyete sahip insanlarla karşılaşmanız çok büyük bir olasılıktır. Maaş beklentinizi yüksek tutarsanız; geç de olsa, sizi kullanıp atma amacıyla yaklaşmayan, mimarlık ve mühendisliğe gerekli değeri veren firmalarda iş bulma olasılığınız artacaktır.
Affınıza sığınarak söylüyorum ki; siz ben eşeğim derseniz sırtınıza semeri vururlar, vurmakla da kalmazlar o eşeğe her gün, sırayla doya doya binerler.
Arada bir de zevk için kırbaçlarlar.